Muharrem Demirci etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Muharrem Demirci etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Nisan 2024

, , , , , , , , , , , ,

Aşkar Dergisi'nin 70. Sayısından Mısra Seçkisi

Kapının kapı olduğu çürüyüşünden bilindi
Unuttu herkes unutuşun bin bir haliyle
Kursaktaki son heves de gizlendi
Adımızı bir duvara verdiler; bu duvar
Kerpicin bereketiyle dikildi, sıvasız
Ardından mermilerin adı namluya verildi
Taşa verildi sonra adlar, bedenler toprağa
Sonra hiçbir şey olmamış gibi devam edildi


Murat Özel, Son Akşam Yemeği

Duvar diplerinde. Köşelerde. Bistrolarda konuşuyor insanlar. Ay ışığında. Kemiklerinden sıyırıyorlar. Çürümüş et kalıntılarını. Kardeşlerinin. Korkunç. Gövdesiz ağrılar. Çeken iskeletlerini öğütüyor. Yokluk. Neye sahip olabilir. Kendini gösteren. Salınan. Ve gittikçe büzülen.

Osman Nuri Tolar, Yakın Tarih Kronikleri

günleri çözeriz düğümler sorun değil
buluruz bir yolunu yaşamak fena değil
hem zaten ölünce can acımak olmayacak
hem şimdi bahar geldi bak baharsa bahar
canımın ne isteyeceğine kimse karışamaz


Özgür Ballı, Baharsa Bahar

30 Ekim 2023

, , , , , , , , , , , ,

Aşkar Dergisi'nin 68. Sayısından Mısra Seçkisi

bir yatağın serinliğine inceden kederlenip
duvara dönüyorum yenilmektir bu
parklarda kuğular üşüyor senin incecik boynun
benim açık parmaklarım cetvel karşısında vur bakalım
çocukluğumun pembe ellerine ellerine
...
bir kışı bozduralım bir sürü sonbaharlar
ayağının ucuna basarak mı yürüyorsun
sen bakınca heykel oluyor öylesi taşlar

Özgür Ballı, Mevsimsel
Söz de yorulunca artık uzun bir
Evetle hayır arasına elle gelen düğün bayram
Tam cüze geçmişken başlayınca okul
Ödev defterinde bir leke olur o kul

Murat Özel, Elveda Bahri
şiirlerin çok güzel Rabbim bağışla
ıssız kalmış cüretimi
tek bir harfe alemi sığdıran azamet senindir
babamız âdem'e kelimeleri öğreten o sırrı bize lütfeden
sonsuz merhamet senindir

10 Nisan 2022

, , , , , , , , , , , ,

Aşkar Dergisi’nin 62. Sayısından Mısra Seçkisi

Yeni bir oturum açtım nehirde iki defa
Temiz bir sayfaya inanmayı ne çok istedim
....
Bir yaz günüydü hani kokulardan bir hatıra
...
Geçmişin kokusunu derinden soludum da
Nefesimin yetmediğini bir türlü öğretemedim
Yaşamak dediğiniz uzun bir gelecekti hani

İnkisar, Hüseyin Karacalar
karanfil sokak karanfil kokmuyor ve menekşe sokak menekşe
bu iklimlere bir şey oldu dostun önünde buluşmuyor mu kimse
...
işte buralarından geçtim ben şehrin çiçek adlarını
sonra işte sen geldin.
...
ankara her dönemin gençliği
bakmayın memur sandıklarına bakmayın gri
kimsenin beğenmediği kimsenin vazgeçemediği

Ankaralı Şiir, Özgür Ballı