Günler geçiyor. Haftalar, aylar birbirini kovalıyor. Biz bir yaş daha alıyoruz. Bir yıl daha düşüyoruz ömür bakiyesinden. Zaman böyle gelip geçerken, ömür sermayesi kendini tüketirken, elbette yarına, geleceğe bıraktıklarımız da oluyor. Yorulduğumuz yokuşlar, durulduğumuz ve soluklandığımız düzlükler...
Şu sıralar durulacağım ve soluklanacağım bir düzlüğün öncesindeyim. Her zahmetin ardından bize mutluluk veren bir nimet vardır. Yorucu geçen bir süreci tamamlamak üzereyiz. Bu yüzden heyecanlı ve mutluyuz. Şimdilik ayrıntılara girmek istemiyorum. Yakında bu konuda buraya yazacağım.
Geçtiğimiz Pazartesi günü doğum günümdü. Biraz önce yazımın hemen başında demiştim ya, bir yaş daha alıyoruz... O cümleyi mecazen kursam da hakikatte bir yaş daha aldım. Allah ömürlerimizi güzelleştirsin, bizi kendisinin memnun olacağı kulları arasına alsın ve ona layık olarak ibadetler yapmayı nasip etsin.