Kapının kapı olduğu çürüyüşünden bilindi
Unuttu herkes unutuşun bin bir haliyle
Kursaktaki son heves de gizlendi
Adımızı bir duvara verdiler; bu duvar
Kerpicin bereketiyle dikildi, sıvasız
Ardından mermilerin adı namluya verildi
Taşa verildi sonra adlar, bedenler toprağa
Sonra hiçbir şey olmamış gibi devam edildi
Murat Özel, Son Akşam Yemeği
Duvar diplerinde. Köşelerde. Bistrolarda konuşuyor insanlar. Ay ışığında. Kemiklerinden sıyırıyorlar. Çürümüş et kalıntılarını. Kardeşlerinin. Korkunç. Gövdesiz ağrılar. Çeken iskeletlerini öğütüyor. Yokluk. Neye sahip olabilir. Kendini gösteren. Salınan. Ve gittikçe büzülen.
Osman Nuri Tolar, Yakın Tarih Kronikleri
günleri çözeriz düğümler sorun değil
buluruz bir yolunu yaşamak fena değil
hem zaten ölünce can acımak olmayacak
hem şimdi bahar geldi bak baharsa bahar
canımın ne isteyeceğine kimse karışamaz
Özgür Ballı, Baharsa Bahar