Bugün Ramazan ayının 17. günündeyiz. Blogumda ramazan ayı vesilesi ile yazdığım yazılara göz attım. Örneğin, 15 Mayıs 2021 tarihinde "Bayram O Bayram Olsun" başlıklı yazımda ramazan bayramına dair bir tebrik mesajı yayınlamışım. 16 Mart 2022 tarihinde "Durum Raporu /dokuz" başlıklı yazımda ise Ramazan ayının yaklaştığından, yorgun ve hasta olduğumdan söz etmişim. Yaklaşık iki hafta sonra 2 Nisan 2022 tarihinde "Ramazan Geldi Ramazan" başlıklı yazımda ramazan ayının birinci gününde, heyecanımı ve duygularımı sizlerle paylaşmışım. Yine aynı dönemde 27 Nisan 2022 tarihli "Durum Raporu /onbir" başlıklı yazımda Kadir Gecesinden söz etmişim, dua ve temennilerde bulunmuşum. Bir sonraki yıl, 23 Mart 2023 tarihinde "Durum Raporu /yirmibir" başlıklı yazıma bizi ramazan ayına kavuşturana hamd ederek başlamışım. 12 Mart 2024 tarihinde "Durum Raporu /otuzbir" başlıklı yazıma yine ramazan ayını karşılayarak başlamışım.
Bu yıl Ramazan ayının birinci gününde böyle bu türlü yazılar yazarak duygularımı ve heyecanımı dile getiremedim. Hayatımızın yoğunluğu sebebiyle blogumda paylaştıklarım, yayınladıklarım azaldı. Yine de bu yazı vesilesi ile gönüllerimize, ruhlarımıza, evimize hoş geldin ramazan diyorum. Bizi ramazan ayına kavuşturana hamd olsun. Ramazan ayını layıkı ile yaşayabilmeyi, bu mübarek zaman diliminden hakkıyla istifade edebilmeyi diliyorum.
Bu arada Serazat Edebiyat'ın 9. sayısını hazırlıyoruz. Bir şiir ve inceleme yazısı ile bulunacağım. İnceleme yazısının konusu ise Türk Sinemasında arabesk ve Ferdi Tayfur'un sinemadaki yeri. Yakında yayınlanacak ve blogumdan da sizlerle paylaşacağım.
Sinema demişken izlemek ve zaman - imkân bulduğum ölçüde değerlendirmek üzere taşra filmleri teması altında bir liste hazırlıyorum. Bu listeyi sizlerle de paylaşmak isterim.
- Mine (yön. Atıf Yılmaz, 1982)
- Selamsız Bandosu (yön. Nesli Çölgeçen, 1987)
- Milyarder (yön. Kartal Tibet, 1986)
- Anayurt Oteli (yön. Ömer Kavur, 1987)
Mart ayı hiç olmadığı kadar sıcak seyrediyor. Geçtiğimiz Pazar günü öğle saatinde 25 dereceyi gördük. Dikkatimi çeken nokta ise şu: 2023 yılına ait bir haber hatırlıyorum. En sıcak, en kurak yaz mevsimi ifadelerinin yer aldığı bir haberdi. 2024 yılında da benzer bir haber okuduğumu hatırlıyorum. Bu yıl ise TRT Haber internet sitesinde okuduğum haber metninde şu ifade dikkatimi çekti.
Özellikle sanayi öncesi döneme kıyasla neredeyse her gününün daha sıcak geçtiğini bildiren Türkeş, "Çok büyük bir olasılıkla yeni bir kurak dönemin içindeyiz. Büyük olasılıkla ilkbahar aylarında en azından yaza kadar Türkiye'nin büyük bölümünde normallerinden birkaç derece daha sıcak olacak." diye konuştu.
İfade ettiğim habere şuradan ulaşabilirsiniz.
***
Son aylarda blogumda da paylaştığım üzere yapay zekâ ile işbirliği halinde çeşitli çalışmalar yapıyorum. Bu çalışmaları YouTube kanalımda yayınlıyorum. Blogum sağ tarafında RSS Besleme linki bulunmakta, o bölümden paylaştığım son içerikleri görebilirsiniz.
Şimdilik bu kadar.
0 Yorum:
Yorum Gönder
Bloguma ziyaretiniz için teşekkür ederim. Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilir, yorum yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Yeniden görüşmek ümidiyle...