5 Ocak 2024

, , ,

İsmet Özel Okumalarım ve Bende Kalanlar

Türk şair ve mütefekkir İsmet Özel.

Kıymetli dostum Ümit Çiçekli, Hece Dergisi'nin Ocak 2024'te neşrettiği İsmet Özel Sayısına "Titizlik Mi? Müsamaha Mı?" başlıklı yazısı ile katkıda bulunmuştu. Söz konusu yazı şu cümleler ile başlıyor.

İsmet Özel'in düşünce dünyasına girebilmenin en önemli şartı İsmet Özel'e "dert ortağı" olabilmekte saklıdır. Eğer içimizde bir yerlerde kendimize sorumlu ve duyarlı insan olma vasfı yükleyeceksek İsmet Özel'in dünyasına bir katre de olsa yaklaşmamız kaçınılmazdır.

Ümit Çiçekli, Hece Dergisi, Sayı 325

Evet. Maksadımız İsmet Özel'i anlamak ve onun düşünce dünyasına yaklaşmak ise Ümit Çiçekli'nin de ifade ettiği üzere bu daha çok ona dert ortağı olabilmek ile mümkün olacaktır. İstiklal Marşı Derneği'nin internet sitesinde her hafta Salı günü İsmet Bey'in köşe yazıları yayınlanmakta. Çok uzun bir süredir söz konusu köşe yazılarını her hafta takip eden bir okurum. İlgimi çeken ve beni etkileyen cümleleri not defterlerime kaydederim. Sadece bu köşe yazılarından bir kenara not ettiklerim 82 not defteri sayfasına ulaşmış durumda. Peki bu kadar zamandır İsmet Özel'i okuyan, onun şiirini ve düşünce dünyasını tanımaya çalışan birisi olarak, bende kalan ne oldu? Bende kalan, eşya ve hadiselere karşı daha üst bir bakış açısı geliştirmeme yardımcı olan nedir? Bunun için not defterime kaydettiğim cümlelerden bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Borçtan Kurtulmak

Bir Müslümanın ilk işi borçtan kurtulmaktır. Çünkü borç, borç verenin lehine işleyen bir sistem yaratır. Bugün dünya insanların borçlandırılması esasıyla işliyor. Yani faizle işliyor. Herkes; dünyada yaşayan her fert, imkanlarının ötesinde bir hayata icbar ediliyor.

(İsmet Özel'in bir video kaydından not etmiştim.)

Mensubiyetlerimiz ve Mecburiyetlerimiz

Önce mensubiyetlerimizin bilincine varmak zorundayız. Sonra mensubiyetlerimizi aidiyetlerimiz haline getirmek mecburiyeti bizi bekliyor. O zaman tarihin hangi uğrağında bulunduğumuzu bileceğiz. Aidiyetimiz tarihte bize hangi rolün düştüğünden haberdar edecek.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "NİÇİN DÜNYA TARİHİ YOK VE FAKAT DÜNYA SAVAŞLARI VAR?" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

En Büyük Güç Dua

Biz Müslümanların elinde Allah’a edilen duadan daha büyük güç yok. Ne demek bu? İbadetimizin tamamını Allah’a hasredeceğiz. Allah’tan gayrısından hiçbir şey beklemeyeceğiz. Müslim veya gayri-Müslim bütün yaratılmışların kaderini tayin eden Allah demekle neyi dile getirmiş oluyoruz? Bünyemiz bu sualin cevabını bulmağa müsait değilse boşuna kurtuluş hayallerine dalmayalım.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "KİTLELERİN VE ELİTLERİN (SEÇKİNLERİN) GÜCÜ" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Millet Olmak

Avrupa milletleri millet olmalarını milli pazarlarına, yani kapitalin yerel kentsoylular elinde birikimine borçlu olmalarına mukabil Türkler millî değerlerini sermaye birikimine koydukları engellere borçlu idiler. Türk olarak bildiklerimiz toplum selâmetini İslâm ahlakında arayan insanlar idi.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "ENKAZ DEVR ALMAK" başlı yazısından neşredilmiştir.)

Elimizdeki İmkan

Elimizdeki imkân bir gün gelip her şeyin hesabını vereceğimizin bilincidir. Bu bilinç bizi kalabalıklar içinde erimekten koruduğu gibi bir fert olarak değerimizi fark etmemizi sağlar.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "FERDİN BİLİNÇALTI" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Yoksulluk ve Zenginlik

Çevrenin yoksulluğu ancak merkezin zenginliği ile açıklanabilir. Çok sayıda insan dünyanın süsünden yayılan büyüye kendini kaptırıyor. Merkezin türettiği tuzaklara düşmekten zevk alıyor. Tarihe Türk gözüyle bakmak bu işleyişe darbe indirmekle mümkün olabilir.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "TARİHE TÜRK GÖZÜYLE NASIL BAKABİLİRİZ?" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Kapitalizmi Yaşatan İsraftır

Dikkat edecek olursanız kapitalizm hayat gücünü ücretli emekle sermayenin çatışmasından almıyor. Kapitalizmi yaşatan israftır.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "TÜRKLER OLARAK YERİMİZ NİÇİN DÜNYA SİSTEMİNİN ORTASINDADIR?" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

İnsan Olmanın Şerefi

Gayemiz insan olmağa odaklanmışsa şerefimizin ağzımızı yiyeceğimize uzatmada değil, yiyeceğimizi ağzımıza götürmede saklı olduğunu bilelim.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "KİME YÜZ VERDİYSEN ASTARINI DA İSTEYECEKTİR" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Vatan Edinmek

Türkler Türklüklerini kapitalist mekanizmaya değil vatan edinmeğe yani ömrü 1123 yıla varan Bizans’ın varlığını sona erdirmeğe borçludur. Millet olarak ihya olmamıza dün olduğu gibi bugün de giden yegâne yol budur. Bu yolu hesap dışı tutarak bir bütünlüğü elde bulundurabileceğimiz yalanına yüz vermeyelim.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "MUVAZENE Mİ, MUKAYESE Mİ?" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Tüketime Zorlanmak

İnsanların tüketime zorlandıkları doğrudur; ama zorlanıştan zevk alıyor insanlar. İnsanların hangi tehdit altında olduğu açıkça belirtilmiyor. Olaylara yapılan kasıtlı müdahalenin tabii akışmış gibi algılanması sağlanıyor. Demek ki dünya hayatının tehditten ve para babalarının tasallutundan arındırılması lâzım.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "TEK KUTUPLU DÜNYA" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Dünya Şartları ve Alışmak

Dünya şartları hepimizi nereden geldiğimiz ve nereye gideceğimiz hususunu umursamadan yaşamağa alıştırdı. Bu alışkanlık içinde hâlâ nefes alabiliyor olmağı bir nimet sayıyoruz. Oysa bize hayatın bereketini hatırlatacak vasıtalardan mahrumuz. Bu vasıtaların başında edebiyat geliyor. Nedir edebiyat? Edebiyatın künhüne varmak için Allah’ın Resul-ü Ekrem’e indirdiği Kur’an surelerini hatasız ve güzel okuma yeteneğine ulaşmamız gerekiyor. 

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "EDEBİYAT KURTARIRSA NEYİ KURTARIR?" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Modernliğin Can Suyu

Modernlik can suyunu faizden ve israftan alıyor. Gerçekte alış-verişi mümkün kılmaktan ileride anlamı olmayan paranın her ne şekilde olursa olsun birikmesi ve şartlar el verdiğince az sayıda insanın denetimine geçmesi insanlık aleyhine bütün suçların pervasızca işlenmesine sebep oluyor.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "HAKSIZLIĞA UĞRAMAK, HAKKINI ELDE ETMEK" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Türk Dili ve Türklük

Birey tek başına birey değildir. Yani parlaklığı ne kadar dikkat çekse de her birey bir kavme, bir millete, bir kültüre mensup bir kişidir. Mensubiyetle aidiyet arasındaki farka özen gösterelim. Türk dilinde yazan insanların Türklükle mensubiyet itibariyle elbet bir temasları var; ama bunların kaçı Türklüğe aittir? 

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "İKİNCİ YENİ BENİM NEYİM OLUYOR?" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Yaranın Kapanması

Yarayı bünyemizin ürettiği bir şey kabul etseydik kendiliğinden kapanacağını ümit edebilirdik. Oysa yara içerdeki hainler ve dışardaki düşmanlar eliyle açılmış ve her fırsatta derinleştirilmiştir. Yarayı tedavi etmemiz de mümkün değil. Çünkü tıbben başarılı olmamızı sağlayacak araçlar göz göre göre yok edildi.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "ÇARIKSIZ ŞİİR" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Tereddüt Devri

Dünya bir tereddüt devri yaşıyor. Neyi kaybettiğimiz hususunda tereddüt içindeyiz. İnanca bir daha, yeniden teveccüh edip etmeyeceğimizi bilmiyoruz. 

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "TERAKÜM VE TEMERKÜZ" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

İsraftan Kaçınmak

Bizi aklımızın işleyişinin sıhhatli olduğuna inandıran yetke yalnızca faizin değil israfın da haram olduğunu söylüyor. Bu gün bildiğimiz dünyada israftan kaçınmanın cezayı müstelzim olduğunu bildiren bir kanun yok; ama olabilir.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "ÇEVRENİN GÖNLÜNÜ OKŞAYARAK" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Dünya İşleri ve Ahiret İşleri

Eğer dünya hayatımızın hesabının ahirette sorulacağına inanıyorsak içine düşeceğimiz en büyük hata işlerimizi dünya işleri ve ahiret işleri diye ikiye ayırmak olacaktır. Samimiyetimiz böyle bir tasnife el vermez. Akıldan çıkarmamalıyız ki, elimizden çıkan her işin, başımızdan geçen her olayın mânâsına ahirette vâkıf oluruz. Yani irili ufaklı tüm işlerimiz ahiret işidir. 

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "DUALAR HANGİ DİLDENDİR?" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Helal Para

Neyin alınıp neyin satılacağına karar veren insan bu kararından ötürü bütün diğer insanlardan ayrılır. Helâl yolla para kazanan kişi ahirette peygamberlerin, şehitlerin yoldaşı olur. Nasıl oluyor da helâl para insanı bu derecede yüksek bir makama taşıyor? Ticaretin gerçekte ne olduğunu anlamadan bu sualin cevabı doğru verilemez. 

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "RIZKIN ONDA DOKUZU" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

Yaşama İmkânı

İslâm bizi tapılmağa değer olanın ne olduğunu, yolundan gidilmesi gerekenin kim olduğunu bilmeğe icbar ediyor. Allah’ın bizi mecbur bıraktığı şey kurtuluş yolunu mal edinmede ve oğullar sahibi olmada aramadan yaşama imkânıdır.

(Bu iktibas İstiklal Marşı Derneği'nin İsmet Özel Köşesi bölümünde yayınlanan "NEYİN PARÇASI? HANGİ BÜTÜN?(2)" başlıklı yazısından neşredilmiştir.)

***

Yukarıda sizlerle paylaştığım bu iktibaslar İsmet Özel'in Alın Teri Göz Nuru serlevhası altında neşrettiği yazılarda yer alan cümlelerdir. Yaklaşık iki yıl süre ile 90 haftaya yakın bir zamanda aldığım bu notların bir bölümünü sizlerle paylaştım. İsmet Özel hali hazırda İstiklal Marşı Derneği'nin internet sitesinde aynı serlevha altında köşe yazılarına devam etmektedir.

Paylaş:  

0 Yorum:

Yorum Gönder

Bloguma ziyaretiniz için teşekkür ederim. Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilir, yorum yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Yeniden görüşmek ümidiyle...