Böyle şiir yazılmaz Beni erken uyandır Şiir böyle yazılmaz Boynumda bir ip sesiBöyle şiir yazılmaz Kız değil o bayandır Şiir böyle yazılmaz Tanrıcık şiir ipnesiBöyle şiir yazılmaz Puşttur o ilk cayandır Şiir böyle yazılmaz Büyüyecek bak abisiİdris Ekinci, Çınlamalar
bir kadın üşür, üşüdükçe uğuldaruğuldadıkça yangın büyür bu hep böyle olurbir babanın yüzüne ölüm sinmiştir ve ölüm geliranne yeniden bir baba doğurur ölen babadan çocuklarınauzun bir ırmağın tam ortasına gömülür bir kuşbir kuşu herkes öper, bir kişi öldürür bu hep böyle olurÜmit Çiçekli, Olanlar
bir eşikte bulunmanın tarifsiz huzurukırk kilit vurulsa da açılır her biri
bir zaman bekledi adem, beklemek kendi içinde cennetbeklemekle çözülürdü insanın gizli nesnesiÇağrı Subaşı, İnsanın Halleri
sıklaştı sancılarım doğumum yaklaşıncabir top yumak çözümsüz açtım kollarımıümidimin sen nefesi can verdiSevde Yaşar Çimen, Saklambaç
öyleyse bir gülmekten bahsedelimbir ferahlık dilerim şimdi ben hepinizebir bilseniz nasıl aydınlanıyor odanın içibir bilseniz nasıl dağılıyor masada toplarbir bilseniz unutamazsınız bazen bilmemek iyiÖzgür Ballı, İhtimalli
Ellerin yolun sonundaki gül bahçesi,Ellerin göğsümün üzerinde inceden ince bir sızı,Ellerin kulağımda ses, gönlümde nefes,Ellerin hayatın başladığı ve bittiği yerde,Ellerin, bir tül gibi örterim onu derin sabahların üzerine.Eyüp Aktuğ, Saatimiz Yeniden
bense manzarayı bozuyorumuzakları karşıma alıp gülümsediğimdeonlar intihar eder yaşıtlarına benzemeyerekben en fazla istifa ederim memuriyetimdenonlar koşulsuz inanır allahayüreğimdeki ipoteği kaldır derim benMert Mevlüt Gökçe, Sakar
Dilimiz uyuşuk, gözlerimizde perdeÖfkeyle güceniklik arasında geçiyor geçenAğır ve ağrılı yüklerden sıyrılamadı tenDehşetli nazarlar gürültüyle düştü önümüzeViranelerden telaşla sokağa çıkarkenMurat, Özel Vesile'tün Naat
Kimsenin yok saf bir niyetiKarşı dağın ardından haber veren bir yetimi dinlemeyeDirenci şeytana hiçbir yaşlının kalmamış kaldırıp başınıGelecek kör birini görmeye…Faysal Soysal, Yorgunluklar Akşamı
borcum dağlara göz kırpar, alacağım yoktopuklarım aşındı geri geri yürümektenbeni görenler adanmış sandıburadan daha iyi bir yer bilseydimorada olurdum ayaklarım limeBuse Akman, Kurtul Heyezandan Kalk Çiçeklerini Sula
Günaydın, tavanı hiç damlamamışlık,Günaydın, evvelsi akşam takımı derbide kaybetmiş çocukların göz kırmızılığıGünaydın, sabah uyandığında ağlamayı unutup kravat bağlamakGünaydın, unutmanın tekniğini bulsalardı beni de unutur muydunAli Cahit Yılmaz, ACY v. Dünya
Hiçsin. Suyun mermere düşüşünü ve akışını düşünİlle düşünmek Yunan mantığını döşüne koymak değilSevmek, tarih, şuur ve öfke düşüncenin göz bebeğiBeklemenin yeri değil haykırmanın değirmenle döndüğü ve kalbin dinlediğiCumali Yakan, Yılgın Gülümsemeler
şimdi öylesine ki her şeyin yerivarmak için görkemli atları beklemiyorumsadece surlar içinde zırhla dolu mecmuada kalmışgreko-romen pususuna benzer bir namlu deyişlerinindoğru sözün celladıyla aklanabileceği ümidini yokluyorumDoğanay Dağlar, Aidiyetin İktidarı
beyaz çizgili otabasan rolüm bitti benizim gittihaydi koş durma git kirille gözlerimin ilk alfabesibiliyorum ne uçmanın ne salıncaklarda sallanmanın saatifakat gök bir o kadar mavi 7. kat kim bilir hangi damlalardan güzelEbrar Şanlı, Dünya Türküsü
kanun namına konuşmak gerekirsesonsuz darlığın bir köşesindenbir parça görünüyorlar insanadaha sonra kime itaat edeceği konuşuluyorAllaha itaat edenlerinMuammer Yavaş, Diyojen'in Köpekleri
ikindiyi farzından kılanlar hüsn-i hatta yazılıyoradem için türlerin kökeninemusa için mısır tarihine, kızıldeniz’in gelgit vakitlerine bakıyorgeldiği gibi gitmeyen kitaplar var, okundukça büyüyenMuharrem Demirci, Bir Üçüncü Halin İmkansızlığına Dair
Hatırlansalar kıymetleri bilinirdi belkiBütün kaderini bir sayfaya değişenlerinBir yanılsama diyordumBeni yorduğunaRitmi bozuk bir kalpleDirene direne diye atılan sloganlarınSemih Uluçay, Tabiri Caiz Olan Bir Dünya
madem ikimiz bir fidanın kiracısıydıkmadem kökümüz bir toprağı mülk bellemedimadem bir elma toplayıcısıydı zehramadem ölen kuşları hep zehramadem sînem diye büyüttüğüm o ağaçdünya sürgünümdü benimal bu yanımı bu yanımı da“uzatma dünya sürgünümü benim”Suphi Sinedar, Dilimlenmiş Elma Hakkında
Ne vakit bilmem akillerden demdi harmanRençberin sırtında kambur alnında terBöğürde yara şakaklarda kandıEğreti samimiyetle en çok özür en çok kınamalar vardıSüreyya Altunkara, Kerameti Kendinden Menkul Beyefendi Hanımefendi Bizatihi Ulanlar
karınlarda mevzilenen taş alzaymırı seviyorçocuklar seviyor unutarak uyumayıgözyaşımı besleyecek protein kalmadıbütün dünya buna inanmasıntakvim yaprakları gibi olur mu çocuk tırnakları?Ülkücan Sütbaş, Aspava
0 Yorum:
Yorum Gönder
Bloguma ziyaretiniz için teşekkür ederim. Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilir, yorum yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Yeniden görüşmek ümidiyle...