Haziranlar size de aynı duyguları hissettiriyor mu, bilemem... Çocukluk yıllarımdan itibaren anlam dünyamda Haziranları diğer aylardan daha farklı bir yere konumlandırdım. Okul yolunu tuttuğumuz yıllardan başlamak üzere karne heyecanını yaşadığımız, yorucu bir okul döneminin ardından sonuna kadar hak ettiğimiz tatili müjdeleyen Haziranlar... Köylerde yaşayan çocuklar için hasadın ve harmanın, bolluğun ve bereketin ayak sesleridir. Ekim ve Kasım aylarında ekimi yapılan tarlaların, Nisan ayında yeşillenmesi, Mayıs ayında buğday saplarının boy vermesi, Haziran ayında ise büründüğü pastel renklerle seyrine doyumsuz manzaralar sunması, çocukluk yıllarıma dair kıymeti eksilmeyen hatıralarım arasındadır.
Çocukların dünyasında bisiklet önemli bir araçtır. Yaşattığı başarma duygusu, yükselttiği özgüven ve hissetirdiği özgürlük hissi ile çocukların bilişsel ve duyuşsal gelişimlerini desteklemektedir. Biraz önce ifade ettiğim karne heyecanını yaşadığımız Haziranlarda, getirdiğimiz karneye ve gösterdiğimiz güzel davranışlara karşılık olarak hediye edilen bisiklet çocuk kanatlarımızı güçlendiren en güzel ödüldü. İşte bütün yaz bize eşlik edecek olan bisiklet çocukluğumuz ile birlikte hayatımızın önemli parçalarından biri haline gelmiştir.
Bazen traktörün römorkunda bazende karakaçanın sırtında gittiğimiz, bir ırmak kenarında ya da bir kiraz ağacının altında soframızı kurduğumuz piknikleri de anımsıyorum. Kiraz ağacının dalına tırmanırken budağa takılıp yırtılan tişörtümü, ninemin beni sokağa salmadan önce elime tutuşturduğu kıpkırmızı karpuz dilimini, dedemin köy kahvesinde bana ısmarladığı portakallı oraleti hatırlarken gülümsemeden edemiyorum. Sonra halı yıkama günleri de aklıma geliyor. Sokağımızda halı yıkayan komşu teyzelerin kapı önü sohbetlerinden de söz etmeliyim.
Günler haftalara, haftalar aylara, aylar ise yıllara eklenmekte pek mahir. İnsan her şeye bir çare, bir çözüm buluyor da en büyük sermayesi olan zamanın ellerinden kayıp gitmesine engel olamıyor. Bu hayat bizi bir şekilde öyle veya böyle büyütüyor. Bütün bunları ilk gençlik dönemlerimizde, yirmili yaşlarımızda kavrayamıyor, farkına varamıyoruz. Bu hayatta elimizden yitirdiğimiz bir çok şeyin yerine daha başka şeyler ikame edebiliyorken, ömür dediğimiz o şeyin yerine başka bir şey koyamıyoruz. Düşünün şimdi çocukluk yıllarınızı.... Bir davranışınızın takdirle karşılandığı zamanı, birisinden aferin kelimesini işittiğinizde duyduğunuz heyecanı anımsamaya çalışın.
Resmini çizmeye çalıştığım bu tablo bir Haziran manzarası.... Uzak Haziranlara ait bir manzara. Benim, sizin, bizlerin, esasen hepimizin belleğinden bir görüntü bu. Yaşamımın bir dönemi Sivas'tan, bağlandığım ve köklendiğim bu şehirden uzakta geçti. Uzakta geçirdiğim o dönem bana bir çok şey öğretti. Yolun, yolda olmanın ve yolculuğun önemini daha iyi kavramış oldum. Beklemeyi, sabretmeyi ve hayal etmeyi daha derin duygularla yaşadım. Bundan üç yıl önce, 2019 yılının Haziranında defterime not ettiğim şu iki mısram, içimden geçenlere, ifade ettiklerime ve edemediklerime ışık tutar nitelikte.
Hakikaten öyle değil mi? Yaşadıklarımızın, yaşayacaklarımızın ve yaşamak istediklerimizin bir kısmı uzakta yanıp sönen bir ışık misali... Belki de bir pusula... Kaybolduğumuzu hissettiğimiz anlarda, içinden çıkamadığımız durumlarla karşı karşıya kaldığımızda bize yol gösteren, yönümüzü bulmamıza yardım eden, elimizden tutup bizi aslında olmak istediğimiz yere götüren bir pusula gibi.
Sözlerimi daha fazla uzatıp anlatmak istediklerimin dışına çıkmak istemiyorum. Sözlerimi bitirirken bu yazının başlığına neden Uzak Haziranlar dediğimi anlatayım. Bir kaç satır önce iki mısramı sizlerle paylaştım. Serin Sivas akşamlarını uzakta yanıp sönen şehir ışıklarına benzettim ve o dönemler bu şehre duyduğum özlemi bu yolla ifade etmeye çalıştım. Artık o serin yaz akşamlarının tam olarak ortasındayız. Dün Haziranlarla ilgili bir şiiri anımsadım. Necati Cumalı'nın Uzak Haziran başlıklı şiirini bir kaç defa okudum, ardından bu yazıda paylaştığım duygular içerisine girdim. Bu yazıya ise başlığını veren şiir oldu.
Peki sizin uzak Haziranlarınız?
0 Yorum:
Yorum Gönder
Bloguma ziyaretiniz için teşekkür ederim. Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilir, yorum yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Yeniden görüşmek ümidiyle...